 
                    Azra ve Selim'in annesi olan Müjgan, feleğin çemberinden geçmiş, hırslı, zeki ve kurnaz bir kadındır. Gençliğinde aşkı seçmiş ancak geriye yalnızca hayal kırıklıkları ve yoksulluk içinde büyütmek zorunda kaldığı iki çocuğu kalmıştır. Bu yüzden çocuklarını da aynı hayata mahkûm etmemek için onları ne pahasına olursa olsun "iyi bir yaşama" hazırlamaya çalışmıştır. Ama onun tanımında iyi hayat; para, lüks, güç, gösteriş, şöhret ve 'doğru' evlilikle gelen konfordur. Bu yüzden Azra'nın aldığı büyük karar, Müjgan'ın inşa ettiği tüm o sahte güvenli dünyanın tuzla buz olmasına neden olacaktır. Böylece Müjgan da kendi hatalarıyla ve görmezden geldiği acılarla yüzleşmek zorunda kalacaktır.